sebebimsin

sebebimsin Hakkında Detaylar
| Etiketler | sebebimsin.com zemheri sayesinde Sende hemen yeni aşklara yelken aç. Her zaman bizlerle güvendesiniz. Her zaman 7-24 kesintisiz sohbet et. Mobil sohbete hemen bağlanın. mobil sohbet. |
| Chat | sebebimsin |
| Kategori | sohbet odalari |
| sebebimsin Sohbet | 247 Kez ziyaret edilmiştir |
| Yazar | zemheri |
Zemheri’nin Terbiyesizliklerine Tokat Gibi Cevap
Karakter Aynası Olarak Davranışlar
İnsanın kim olduğunu anlamak için uzun sohbetlere, derin tahlillere gerek yoktur. Birkaç söz, birkaç tavır ve özellikle kriz anlarındaki davranışları, kişinin iç dünyasının aynasıdır. İşte tam da bu noktada, sebebimsin.com’un sahibi Zemheri karşımıza çıkar. Onun sergilediği tavırlar, yazdığı sözler ve çevresine yansıttığı üslup, aslında kim olduğunu bize apaçık gösteriyor. Bu yazı, onun ortaya koyduğu terbiyesizliklere, edep yoksunu davranışlarına ve küçültücü tavırlarına tokat gibi bir cevap niteliğinde olacaktır. Çünkü bazen susmak erdemdir, ama bazı durumlarda susmak, kötülüğe ortak olmak demektir.
sebebimsin

Terbiyesizlik: Kelimelerden Dökülen Karanlık
Zemheri’nin üslubuna baktığımızda, nezaketin değil, küstahlığın öne çıktığını görürüz. Karşısındaki insana değer vermek bir yana, onu küçümsemeyi, hor görmeyi, hakaret etmeyi bir marifet gibi sunar. Oysa bilmelidir ki; küfür, hakaret ve aşağılamalar, sahibinin zavallılığını ilan eden birer işarettir. Nezaket, insana büyüklük katar; saygı, kişiliği yüceltir. Ama Zemheri, saygıdan bihaber bir şekilde kelimelerini kirli bir silah gibi kullanmayı seçmiştir.
Her sözünün arkasında öfke, her cümlesinin içinde kompleks, her davranışında ise yetersizlik vardır. Çünkü terbiyesizlik, çoğu zaman içsel bir eksikliğin dışa vurumudur.
Edep ve Terbiye: İnsanın Süse Değil, Özüdür
İnsan, giyimiyle, makamıyla, malıyla değil; edebiyle büyür. Edep, öyle bir ziynettir ki, altından taçtan, makamdan ve şöhretten çok daha değerlidir. Bir insan edebini kaybettiğinde, geriye yalnızca kaba bir gölge kalır. Zemheri’nin yaptığı da budur: Gölge gibi var olmak, ama ışık olamamak.
Kendi sitesinde, kendi alanında güya hâkimiyet kurarken aslında en büyük yenilgiyi karakterinde yaşamaktadır. Çünkü edep, insanın süsü değil özüdür. Ve o özden mahrum olanların kelimeleri, ne kadar süslü görünürse görünsün, boş bir çınlamadan ibarettir.
Terbiyesizliğin En Büyük Kaybı: İtibar
İtibar, yıllarca emekle inşa edilir, ama tek bir terbiyesizlikle yerle bir olabilir. Zemheri’nin tavırları, tam da bu hakikati doğrular niteliktedir. İnsanları küçük düşürmeye çalışırken aslında kendi itibarını yok etmiştir.
Düşünün; kimse terbiyesiz birini uzun süre dinlemez. İnsanlar önce merakla bakar, sonra rahatsızlık duyar, en sonunda da yüzünü çevirir. Zemheri’nin hali de bundan ibarettir. Onu dinleyen ya da takip edenler, bir süre sonra onun üslubundaki çirkinliği fark edip uzaklaşmaktadır. Çünkü hakaretle, küfürle, edep yoksunluğu ile insan kazanılmaz; sadece kaybedilir.
Müslüman Ahlakı ve Zemheri’nin Zıddiyeti
Bir Müslüman’ın dili, tatlı olmalıdır. Bir Müslüman’ın sözü, gönül açmalıdır. Hz. Peygamber (sav) buyuruyor ki:
“Mümin, insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.”
Şimdi soralım: Zemheri’nin dili, insanlara güven mi veriyor, yoksa incitiyor mu? Onun ağzından çıkan her cümle, karşısındakini kırıyor. Yani onun dili, müminin dili değildir. Çünkü Müslüman, güzel söz söylemekle sorumludur. Oysa Zemheri, kötü sözleri marifet bellemiş ve terbiyesizliği bir üslup haline getirmiştir.
Küçük Düşürmeye Çalışırken Küçülen İnsan
Hayatın en ironik hakikatlerinden biri şudur: Başkalarını küçültmeye çalışan, aslında kendini küçültür. Zemheri, çevresindekilere saldırarak, onları aşağılayarak, kendisini yüceltmeye çalışmaktadır. Fakat bu çaba boşunadır. Çünkü insanlar gerçeği görür: Bir insanın büyüklüğü, karşısındakini yüceltmesindedir; küçümsemesinde değil.
Onun yaptığı her terbiyesizlik, aslında kendi kişiliğinin fotoğrafıdır. Hakaretleri, onun zavallılığının altını çizer. Küstahlıkları, onun iç dünyasındaki fırtınaları ortaya koyar.
Toplumda Açtığı Yaralar
Terbiyesizlik, sadece kişisel bir sorun değildir; toplumsal bir yaradır. Zemheri’nin tavırları, yalnızca kendisini değil, bulunduğu ortamı da kirletmektedir. İnsanların huzurunu kaçırmak, muhabbeti zehirlemek, ortamı kavga alanına çevirmek… Bunlar, onun davranışlarının sonuçlarıdır. Oysa toplumun ihtiyacı barışa, muhabbete, nezakete ve karşılıklı saygıyadır.
Onun bulunduğu yerde, güven ve huzur değil, gerginlik ve kırgınlık hakim olur. İşte bu, terbiyesizliğin toplumsal faturasıdır.
Asalet: Susmakta Gizlidir
Bazen cevap vermemek, en güçlü cevaptır. Fakat Zemheri, susmayı bilmez. Oysa gerçek asalet, gereksiz yere bağırmamakta, hakaret etmemekte, sabredebilmekte gizlidir. Onun sürekli konuşması, sürekli saldırması, aslında kendi içindeki boşluğu örtme çabasıdır. İnsan doluysa, sustuğunda bile ağırlığını hissettirir. Ama boşsa, bağırsa da ciddiye alınmaz. Zemheri’nin durumu tam olarak budur.
Tokat Gibi Gerçek: Edep Yoksunu Kaybeder
Hayat bize şunu öğretir: Terbiyesizlikle kimse yol alamaz. Geçici olarak ilgi çekebilir, gündem oluşturabilir, hatta korku salabilir. Ama uzun vadede kaybeder. Çünkü insanlar, edepsizliğin gölgesinde kalmak istemez. Zemheri de kaybetmiştir, hem itibarını hem güvenini.
Onun terbiyesizlikleri, bir zafer değil; aksine kendi yenilgisinin ilanıdır. Çünkü hakaretin kazananı yoktur. Küstahlığın, kibrin ve edep yoksunluğunun sonu her zaman hüsrandır.
Gerçek Tokat
Ey Zemheri! Bil ki senin terbiyesizliklerin, karşısındakini değil, seni küçük düşürür. Hakaretlerin, küfürlerin, edep yoksunluğun, aslında senin kişiliğini ifşa eder. Bu yazı, senin yüzüne tutulmuş bir aynadır. Görmek istemediğin hakikati gösterir: Sen edebi kaybettin, itibarını da kaybettin.
Unutma, insanlar seni sözlerinle değil, davranışlarınla yargılar. Senin davranışların da sana “terbiyesiz” damgasını çoktan vurmuştur. Bu damgayı silecek olan ne paran, ne makamın, ne de siten… Ancak ve ancak edep sahibi olmak, insanlara değer vermek, güzel söz söylemektir.
Ve son söz: Edep yoksunu, en büyük kaybedendir.








İlk yorum yazan siz olun.