Hamallık Eden Zihinler

Allah Kimseyi Kullanamayacağı Aklın Hamalı Yapmasın

Zira düşünmeyen akıl yük olur, fark etmeyen zihin zulme ortak olur.

İnsana verilmiş en büyük nimetlerden biri akıldır. Ama bu akıl, sadece sahip olmakla değil; kullanmakla anlam bulur. Zira akıl, kullanılmadıkça külfet olur. Kimi insan vardır; öyle bir beyin taşıyordur ki içinde evren kurulur, ama kapısı kilitlidir. Ne düşünür, ne sorgular, ne anlar… Duyduklarını tekrar eder, gördüklerini anlamadan geçer. İşte bu yüzden denir ya: “Allah kimseyi kullanamayacağı aklın hamalı yapmasın.”

Aklı Taşımak Başka, Onu Kullanmak Bambaşka

Bazı insanlar bilgiyi yığar, düşünceyi yük eder ama onu işleyemez. Tıpkı yıllardır okunmayan kitapları raflarda biriktiren bir kütüphane gibi. Ne okur, ne okuturlar. Sahip oldukları şey sadece ağırlıktır, fayda değil. Oysa akıl; yol açmalı, perde aralamalı, içe bakmalı. Ama kullanılmayan bir akıl, insanı yorar; çünkü varlığı sorumluluk ister.

Sorgulamayan Zihin, Başkasının Kuklasıdır

Aklı var ama onu başkasının ağzına emanet etmiş insanlar vardır. Televizyondan ne derse onu tekrarlar, sosyal medyada ne görse onu doğru zanneder. Bilgiyle düşünceyi ayırt edemez. Çünkü sorgulamaz. Sorgulamadığı sürece de başkasının aklının peşinden gider. Ve kendi zihninin kiracısı gibi yaşar.

Hamallık Eden Zihinler

Aklı kullanmayan insan, taşıyıcı olur. Kendi fikirleri yerine başkasının fikirlerini taşır. Kendi kararları yerine başkasının yönlendirmesiyle yaşar. Asıl irade kaybolur, yerine kalabalığın sesi gelir. Ve böylece kişi, kendi aklının değil; toplumun, propagandanın, yönlendirenin hamalı haline gelir.

Bu da hem kendine hem topluma zarardır. Çünkü aklını kullanmayan sadece yük taşımaz; aynı zamanda yanlışın arkasında durur, haksızlığa susar, kötülüğe göz yumar.

Akıl Sorumluluktur

Unutulmamalıdır ki; akıl, sadece bir düşünce üretme aracı değil, aynı zamanda bir vicdan terazisidir. Hangi yolda yürüneceğine, neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar verecek yegâne ölçüdür. Allah’ın verdiği akıl nimeti, yerli yerince kullanılmazsa; nimet değil, vebal olur.

O yüzden dua niyetine söylenmiş bir söz vardır ya:

“Allah kimseyi kullanamayacağı aklın hamalı yapmasın.”
Çünkü akıl taşıyıp da düşünmeyen, akıl taşıyıp da haksızlığı fark etmeyen, akıl taşıyıp da kendi yolunu çizemeyen insanın yükü ağırdır. Ve o yük, sonunda kişiyi ezip geçer.

Aklı sadece taşımak değil, anlamak gerekir. Aklı sadece sahiplenmek değil, işlemektir marifet. Herkes akıllıdır ama herkes o aklı kendine hizmet ettiremez. O yüzden insan, taşıdığı beynin efendisi mi, yoksa hamalı mı; arada bir kendine sormalıdır.

Çünkü insan, kendi aklını kullanmazsa…
Bir gün mutlaka başkasının aklıyla sürüklenir.